Michael Jordan’ın bir sözü vardır: “Hayatımda defalarca başarısız oldum ve bu yüzden başarılı oldum.” Bu ifade, kendi kariyer yolculuğumda defalarca doğrulandı. Başarılarıma baktığımda her birinin ardında küçük veya büyük birçok başarısızlık ve onlardan çıkardığım dersler olduğunu görüyorum. Her tökezleme, aslında beni güçlendiren bir öğretmene dönüştü ve öğrenme, yapma, iyileştirme döngüsünü tekrar tekrar yaşayarak ilerlememi sağladı.

Zamanla anladım ki başarıya giden yol, üç iplikten örülmüş sağlam bir halat gibi, öğrenmek, yapmak ve iyileştirmek adımlarının sıkı sıkıya birbirine sarılmasıyla oluşuyor. Bir lider ve girişimci olarak her yeni girişimde önce öğreniyorum; konuya dair bilgi ediniyor, çevremdekileri dinliyorum. Sonra yapmak geliyor – planları hayata geçirmek, risk almak ve eyleme geçmek. Elbette her zaman sonuç istediğim gibi olmuyor. İşte tam burada üçüncü adım devreye giriyor: iyileştirmek. Sonuçlar istediğimden uzaksa durup düşünüyorum; neyi daha iyi yapabilirdim, nerede farklı bir yol denemeliyim? Bu sorularla kendi performansımı ve stratejimi gözden geçiriyorum. Ardından yeniden öğrenerek, taze bilgiler ve deneyimlerle döngüyü bir kez daha başlatıyorum.

Liderlik anlayışımda bu döngünün özel bir yeri var. Ekibimdeki herkese denemeleri, yanılmaları ve tekrar denemeleri için güvenli bir alan yaratmaya çalışıyorum. Çünkü biliyorum ki yaratıcılık ve yenilik, hata yapma cesareti ve hatalardan öğrenme kültürüyle filizlenir. Geçmişte yönettiğim bir projede, ekip arkadaşlarımdan biri cesur bir fikir ortaya attığında ilk denememizde başarısız olmuştuk. Ama onu cesaretlendirdim: “Öğrendiklerimize bakalım ve yeniden deneyelim,” dedim. İkinci denememizde yaklaşımımızı geliştirdik ve sonunda o fikir başarılı bir sonuca dönüştü. Bu deneyim bana bir kez daha gösterdi ki, tekrar tekrar deneyip öğrenmek bir liderin en güçlü becerilerinden biridir. Böyle bir ortam sağladığınızda, ekip üyeleri de daha yaratıcı ve girişimci düşünüyor; yenilikçi çözümler üretmekten korkmuyor.

Girişimcilik serüvenimde de benzer dersler aldım. Kurucusu olduğum ilk girişimde beklediğim başarıyı yakalayamadım – ürün pazar uyumunu doğru değerlendirememiş, müşteri ihtiyaçlarını tam olarak anlayamamıştım. Bu başarısızlık o an için can sıkıcıydı, ancak pes etmek yerine oturup nerede hata yaptığımı öğrenmeye odaklandım. Piyasadan geri bildirim topladım, mentorlarımla konuştum ve eksiklerimi dürüstçe masaya yatırdım. Sonrasında yeniden yapmaya koyuldum: Farklı bir ürün stratejisi denedim, daha küçük ölçekte pilot uygulamalar yaptım. Her adımda gördüm ki önceki deneyimlerim beni daha donanımlı hale getirmiş; hatalarım sayesinde daha akıllı kararlar alabiliyordum. Neticede ikinci girişimimde çok daha başarılı oldum. Aslında ilk girişimin “başarısızlığı”, ikinci girişimin başarısı için gereken tohumları ekmişti. Bu da bana girişimcilikte başarısızlığın, doğru kullanıldığında, bir sonraki başarı için en büyük sermaye olduğunu öğretti.

Sürekli öğrenme, yapma ve iyileştirme yaklaşımını bir strateji haline getirdim. Uzun vadeli başarı için değişime uyum sağlamayı ve her deneyimden ders çıkarmayı temel alıyorum. Her başarısızlık, stratejimi gözden geçirmek ve güçlendirmek için bir fırsat sunuyor. Bazen en yaratıcı fikirler bile ilk denemede sonuç vermeyebiliyor; ancak pes etmek yerine stratejiyi güncelleyip tekrar denediğimizde, o fikir sonunda değer yaratabiliyor. Kendi kariyerimde de dönüp baktığımda, gurur duyduğum işlerin bir gecede değil, sayısız deneme-yanılma döngüsünden sonra şekillendiğini görüyorum. Başarının sürdürülebilir olması için bu döngü hiç bitmemeli; kişi her seviyede öğrenmeye açık olmalı, eyleme geçmekten korkmamalı ve elde ettiği sonuçları geliştirmeye istekli olmalı.

Sonuç olarak, başarısızlıktan korkmamak ve onu bir rehber olarak görmek her liderin ve girişimcinin geliştirmesi gereken bir bakış açısı. Başarıya giden yol, başarısızlıklarla döşeli bir patikadır ve her tökezleme aslında doğru yöne ilerlediğimizin bir göstergesi olabilir. Önemli olan, her düşüşten sonra ayağa kalkıp “Bu deneyim bana ne öğretti?” diye sorabilmektir.

Kategoriler:

Perspektif,